Diyadin’de geleneksel koyun kırkımı devam ediyor

Ağrı’nın Diyadin ilçesinde, yüzyıllardır süregelen geleneksel hayvancılık uygulamaları yaşatılmaya devam ediyor

İlçede bir vatandaşın koyun kırkımını, elektrikli makineler yerine geleneksel el makasıyla gerçekleştirmesi hem eski gelenekleri yaşattı hem de bölgenin kültürel dokusunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Kırsal yaşamın doğal akışını yansıtan bu görüntüler, ilçenin merkezine yakın bir bölgede kaydedildi. Yaşlı bir vatandaş, diz çökerek koyunun sırtındaki kalın yünleri özenle kırktı. Elinde yıllardır kullanılan klasik kırkım makası ile yapılan işlem sırasında gösterilen dikkat ve ustalık, mesleğe duyulan saygıyı da ortaya koydu.

Yaylaların ve kırsal alanların temel geçim kaynaklarından biri olan küçükbaş hayvancılık, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel bir miras olarak da değerlendiriliyor. Her yıl havaların ısınmasıyla birlikte yapılan kırkım işlemleri, hayvanların sıcak yaz aylarını daha rahat geçirmesi için büyük önem taşıyor. Aynı zamanda elde edilen yünler, yerel halk tarafından halı, kilim ve çeşitli tekstil ürünlerinin yapımında da değerlendiriliyor.

Küçükbaş hayvancılıkla uğraşan Ahmet Taşdemir, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Eskiden hep böyleydi. Elektrik yoktu, makine yoktu. Bu makasla hem daha kontrollü çalışıyoruz hem de koyun daha az strese giriyor. Biz bu işin inceliğini yıllar içinde öğrendik. Şimdi yeni nesil elektrikli makineleri tercih ediyor ama ben hâlâ geleneksel yöntemi sürdürüyorum.”

Diyadin’de geleneksel hayvancılık uygulamalarının halen yaygın olduğunu belirten yerel yetkililer ise, bu tür faaliyetlerin hem ekonomik katkı sunduğunu hem de kültürel hafızanın korunmasına yardımcı olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, geleneksel yöntemlerle yapılan bu tür uygulamaların genç kuşaklara aktarılması gerektiği vurgulanıyor.

Söz konusu kırkım görüntüleri sosyal medyada da ilgiyle karşılandı. Özellikle doğal yaşamla iç içe olmanın önemine dikkat çeken çok sayıda kullanıcı, Anadolu’nun köklü geleneklerinin modern zamanlara rağmen yaşatılmasının takdire şayan olduğunu belirtti.