Yazar Birol Öztürk’ün yazdığı ve şimdiye kadar yayımlanan kitap sayısı 41’e ulaştı.
Ordu’da yaşayan Yazar Birol Öztürk’ün ilkokul yıllarında başladığı yazma tutkusu, aradan geçen yıllara rağmen devam ediyor. Lise ve üniversite yıllarında tutkusunu genişleyen Öztürk’ün, 2000 yılının başlarında ‘Herkesin Babası Ölür’ isimli kitabı yayımlandı. Öztürk’ün o günden bu yana kaleme aldığı kitaplardan 41’i okuyucular ile buluştu.
“Yazmayı seviyor ve önemsiyorum”
Çocukluk yıllarından gelen yazma sevgisini sevip önemsediğini kaydeden Yazar Birol Öztürk, “Zannediyorum bunu becerdiğimi de düşünüyorum çünkü satış ve geri dönüşlerden bunu anlıyorum. İlkokul yıllarımda da okulun gazetesine sürekli şiirler yazardım, kimse benim baktığım pencereden bakmazdı. Yazma tutkusu, lise ve üniversite yıllarında yoğunlaştı, sürekli olarak ajandalara yazmaya başladım. 2000’li yılların başında yazdıklarımı yayınlama fırsatı bulabildim. O yıllarda ‘Herkesin Babası Ölür’ kitabı ile başladım ve sonrasında devamı geldi. Yazınca ve yazdıklarım da başkaları tarafından beğenilince çıtayı biraz daha yükselttim. Mesaimden arta kalan zamanlarımda, hafta sonları ve tatil günlerimde sürekli yazarım” dedi.
“Yayımlanan kitapların yanı sıra yayın evinde bekleyen kitaplar da var”
Yaklaşık 20 yıl içerisinde 41 adet kitabının yayımlandığını ancak yayın evlerinde bekleyen kitaplarının da olduğunu ifade eden Öztürk, “En son Volkan Konak’ın kitabı çıktı ve insanlar nasıl bu kadar hızlı yazıldığını konuştu. Ben 2015 yılından bu yana Volkan Konak’ı yazıyorum, bu 10 yıllık bir çalışmanın eseri. Şuanda yayımlanan kitap sayısı 41’e ulaştı, yayın evinde bekleyen de yaklaşık 10 kitap var. Bir hedefim yok, gücümün yettiği, akılım yettiği kadar yazacağım. Çok sevdiğim kitaplarım olduğu gibi erken bulduğum, maraz doğmuş kitaplar da var” ifadelerine yer verdi.
“Toplum olarak okuma sayımız düşük, bu bizi üzüyor”
Türk toplumunda düşük olan okuma alışkanlığının değişmesi gerektiğine değinen Öztürk, “Bu bir eğitim sorunu, bu sorunu temelinden çözmemiz lazım. Bir evde en az 100 tane değerli kitabın olması, kütüphanesiz evin olmaması gerekiyor. Eve gelen ebeveynler kitap okursa, çocuklar da bu şekilde alışacak ve hiç farkında olmadan alışkanlığı kazanacaklar. Türkiye’de 6 kişiye bir kitabın düştüğü yönünde bir istatistik vardı, bu da bizleri gerçekten üzüyor” diye konuştu.
