Dev karıncayiyen ailesi büyüyor

Türkiye’de sadece Bursa Hayvanat Bahçesi’nde bulunan dev karıncayiyen ailesine bir yeni üye daha katıldı.

Bursa’daki Hayvanat Bahçesi’ne Avusturya’daki Kernhof Hayvanat Bahçesi’nden (Tierpark WEISSER ZOO) transfer edilen karıncayiyen, yeni yuvasına ayak uydurmaya çalışıyor. 2017 yılında Avusturya’daki hayvanat bahçesinde dünyaya gözlerini açan Karıncayiyen, genellikle Orta ve Güney Amerika’nın çayırlarında ve yağmur ormanlarında hayatını idame ettiriyor. Adından da anlaşılacağı gibi beslenmeleri genellikle karıncalar, termitler ve diğer böceklerden oluşurken, dişleri bulunmamaktadır. Ancak özel bir dil onların her gün 30 bine kadar karınca ve termit yemesine imkan tanıyor. Keskin koku alma duyusu ile karınca yuvalarını tespit eder ve güçlü pençeleriyle hızla yuvayı parçalar. Dilini yuvaya fırlatarak dakikada 150 defaya kadar yapışkan tükürüğüyle karıncaları toplar.

“Bir çok incelemeleri geçen Bursa, karıncayiyene kavuştu”

En önemlisi de, EAZA Ex-situ Programı (EEP), Avrupa Hayvanat Bahçeleri ve Akvaryumlar Birliği’nin (EAZA) Avrupa hayvanat bahçelerinde yaşayan vahşi hayvanlar için bir nüfus yönetimi ve koruma programı olarak dikkat çekiyor. EAZA, hayvanat bahçeleri ve akvaryumlarında tutulan tüm hayvanların durumu hakkında bilgi toplar, bir studbook hazırlar, demografik ve genetik analizler gerçekleştirir. Türün gelecekteki yönetimi için bir plan üretir ve katılımcı kurumlara önerilerde bulunur. EAZA Tür Komitesi ile birlikte, her yıl hayvanların taşınması ve yetiştirilmesi ve böyle bir taşınmanın şartları, üreme kredisi, değişim, süreli serbest tasarrufu gibi konular hakkında önerilerde bulunulur. Vahşi hayvanların esaret altında yetiştirilmesinin nesiller boyunca etkileri iyi çalışılmıştır. Bu çalışmalara ve genetik teoriye dayanarak, bu kadar küçük popülasyonların yetiştirilmesi için kılavuzlar geliştirilmiştir. Bu tür kılavuzlara uyulması, üreme sorunlarının ihtimalini önemli ölçüde azaltmalı ve aynı zamanda orijinal kurucu çeşitliliğin korunabileceği nesil sayısını en üst düzeye çıkarmalıdır. Bu kılavuzların ve belirli popülasyonlara göre uyarlanmış diğer birçok kılavuzun uygulanması, hiçbir şeyin şansa bırakılmadığı sıkı bir şekilde kontrol edilen üreme programlarıyla sonuçlanır. Bursa Hayvanat Bahçesi de, bu incelemeleri başarıyla tamamlayıp, sonrasında karıncayiyenine kavuştu.

Dünya genelinde nesli tükenme riskiyle karşı karşıya olan hayvanların arasındaki büyük karıncayiyene, Bursa’daki hayvanat bahçesinde özenle bakılıyor. Bursa’nı geçmişte iki karıncayiyen yetiştirdiğini ve Türkiye’deki tek karıncayiyen gruba sahip olduğunu belirten bakıcısı, “Avusturya’daki Kernhof Hayvanat Bahçesi’nden geldi. Yedi yaşında bir hayvanımız. Safkan olduğu için bizim elimizdeki hayvan da safkan olduğu için çiftleşmesi için getirildi. Şimdi yeni yavrularımızı bekliyoruz. Bizim mevcut 3 tane karıncayiyenimiz vardı. Bu sayı 4’e yükseldi” dedi.