Bu siteyi kullanarak Gizlilik Politikasını ve Kullanım Koşullarını kabul etmiş olursunuz.
Kabul et
Envanter HaberEnvanter HaberEnvanter Haber
Bildirimler Daha fazla göster
Font boyutlandırmaAa
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Politika
  • Ekonomi
  • Spor
  • Magazin
  • Yaşam
  • Sağlık
  • Kültür Sanat
Okunuyor: 15 Temmuz şehidinin abisi Fuat Yavuz: “Bir kardeş değil, bin kardeş vermeye hazırız”
paylaş
Font boyutlandırmaAa
Envanter HaberEnvanter Haber
Ara
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Politika
  • Ekonomi
  • Spor
  • Magazin
  • Yaşam
  • Sağlık
  • Kültür Sanat
Mevcut bir hesabınız mı var? Giriş yap
Bizi takip et
Envanter Haber > Genel > 15 Temmuz şehidinin abisi Fuat Yavuz: “Bir kardeş değil, bin kardeş vermeye hazırız”
15-temmuz-sehidinin-abisi-fuat-yavuz-bir-kardes-degil-bin-kardes-vermeye-haziriz
Genel

15 Temmuz şehidinin abisi Fuat Yavuz: “Bir kardeş değil, bin kardeş vermeye hazırız”

envanter
Son güncelleme: 11 Temmuz 2025 10:53
envanter
Yayınlandı 11 Temmuz 2025
paylaş
20250711AW494743
paylaş

Fahrettin Yavuz, 15 Temmuz gecesi TRT Harbiye binası önünde darbecilere karşı direnirken başından vurularak şehit oldu. Şehit Fahrettin Yavuz’u ve o geceyi anlatan abisi Fuat Yavuz, “Kardeşimin direkt kafasından nişan alıp, G3 mermisiyle vurdular. Rahmetlinin beyninin üçte ikisi dışarıdaydı. 9 sene oldu hala dün olmuş gibi. Allah bu ülkeye bir daha öyle bir gece yaşatmasın. Yaşarsak da bir kardeş değil, bin kardeş vermeye hazırız” dedi.

Fahrettin Yavuz, 15 Temmuz gecesi televizyondan darbe bildirisini duyunca Harbiye’deki TRT binasına koştu. Yavuz, TRT binasını işgal eden darbecilerin açtığı ateşle başından vurularak şehit oldu. Darbecilere karşı direnen Fahrettin Yavuz arkasında iki evlat bıraktı. O geceyi ve şehidi, abisi Fuat Yavuz anlattı.

“Kafası paramparça ve beyninin üçte ikisi dışarıda”

Şehidin abisi, 15 Temmuz Gaziler ve Şehit Yakınları Derneği Başkanı Fuat Yavuz, “15 Temmuz bizim için bu ülkenin varoluşu çünkü 15 Temmuz’da FETÖ teröristi ülkeyi bölüp, parçalamak istedi. O gece ben kardeşlerimle beraber yatsı namazındaydım. Namaz vakti, bana bir telefon geldi. Telefona baktım, ‘darbe oluyor’ dediler. Böyle bir şey olabilir mi dedim, bu ülkede her şey güllük gülistanlık. Karşımızda fırın vardı, camiden çıkıp oraya gittim. Televizyona baktım. Havalimanını, tanklarla da köprüyü kapatmışlardı. Hemen eve çıkıp, bir iki kişiyi aradım, meydana toplanmaya başladık. Biz ‘köprüye mi yoksa havalimanına mı gidelim’ diye düşünürken, orada bize bir telefon geldi. Telefonda Harbiye’deki TRT binasının işgal edildiğini öğrendik. Biz de oraya doğru yöneldik. Nasıl gittiğimizi bilmiyoruz, sanki ışınlandık. Bu arada bize büyük bir kitle katıldı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın telefonla vatandaşı sokağa davet edince, insanlar sokağa akın etti. 4 kardeş en ön safta Harbiye’ye gittik. Orada darbeciler insanları vuruyor, yaralılar ambulansla ve arabalarla hastaneye kaldırılıyorlar. Kardeşim, polis memurundan müsaade istedi. ‘Yarım saatte burayı alırız’ dedi. Memurda, ‘insanları vuruyorlar geri dönün’ diyerek izin vermedi. Kardeşim bizi vurmalarını mı bekleyeceğiz, en fazla 10 kişi vururlar ama yarım saatte burayı alırız’ diye cevap verdi. Kardeşimin direkt kafasından nişan alıyorlar, G3 mermisiyle vuruyorlar. Rahmetlinin beyninin üçte ikisi dışarıdaydı. Kardeşimin hemen kucağına düşmüş. Kardeşim hastaneye giderken beni aradı, vurulduğunu söyledi. Ben elinden vurulduğunu sanıyordum. Hastaneye gidip ameliyathaneye girdim, kardeşimi yatırmışlar kafası kapıya dönüktü. Kafası paramparça ve beyninin üçte ikisi dışarıda. Beni hemen yaka paça dışarı attılar. Sonra doktor geldi, ‘biz müdahale ettik, makineye bağladık ama durum pek iç açıcı değil’ dediler. İnanın, çok zor bir şey” ifadelerini kullandı.

“Morgda yüzünü açtım, hayatımda bu kadar güzel bir fotoğraf görmedim”

Doktorun kardeşi için yaşama sansı olmadığını belirttiğini söyleyen Yavuz, “Düşünebiliyor musunuz? Bizim verdiğimiz vergilerle alınan silahla, mermiyle en ufak kardeşimiz vuruldu. Kardeşimi öldürenler Peygamber Ocağı dediğimiz Mehmetçiğimizin başındakiler yapıyor. Doktorun doğruları söylemesi için ısrar ettik. Doktor da ‘ümit yok’ dedi. Beyin dağılmış vaziyette, yaşama şansı yok. Morga gittik, bütün herkese baktım sadece bir kişi prangaya sarılı, kafası da bağlanarak bırakılmış. Kardeşimi bulamadım çıktım. Şişli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde acil bölümüne doğru gidiyordum. Arkadan sanki sesleniyorlar. ‘Kardeşin Fako morgda sen onu bulamadın’ diyorlar. Arkadaşıma ‘biz Fahrettin’i bulamadık, kardeşim morgda bulamadık’ dedim. Arkadaşım baktığımızı söyledi ancak geri gittim. O prangayla bağlı olanı çektim. A4 kağıdı üzerinde bir şeyler yazıyordu. Okuyacak durumda değildim, arkadaşımdan rica ettim. Abi ‘Fahrettin Yavuz’ dedi. Hemen düğümü çözüp yüzünü açtım. Hayatımda bu kadar güzel bir fotoğraf görmedim. Kanlar alnından akmış, sanki makyaj yapılmış. Sapsarıydı ama inanılmaz derece de güzel bir resimdi. Morgdan çıktık, kardeşlerim var hepsine tek tek söylemem lazım. Tek tek kardeşlerimi çağırıp söyledim. ‘Fahrettin morgda, şehit oldu ama kimsenin haberi yok. Bir sen biliyorsun hiç kimseye söylemiyorsun’ dedim. Hepsini bir şekilde teselli ettim. Hepsine bir anda söyleseydim hastane karışırdı, ortalık yıkılırdı. En son hanımına söyledim, çok zor” şeklinde konuştu.

“Önemli olan 15 Temmuz’u unutturmamak”

Yaşananları dün gibi hatırladığını söyleyen Yavuz, “Hala dün gibi. Bizim için çok kıymetli bir çocuktu. En ufağımızdı, biz büyüttük onu. Annemiz, babamız Trabzon’da olurdu, o 3 yaşından beri bizim elimizdeydi. Kardeşimizi bırak, kendi evladımız gibi büyüttük. Mecidiyeköy’de onu sevmeyen yoktu. Herkesin işine koşar, herkese iyilik yapardı, herkesle ilgilenirdi. Tabii öyle olmasaydı, şehitlik nasip olmazdı. 9 sene oldu hala dün olmuş gibi. Allah bu ülkeye bir daha öyle bir gece yaşatmasın. Yaşarsak da bir kardeş değil, bin kardeş vermeye hazırız. Önemli olan 15 Temmuz’u unutturmamak. Bütün devlet büyükleri 15 Temmuz’a mümkün olduğu kadar alaka gösteriyorlar ama bu durum gittikçe zayıflıyor. Bunu zayıflatmamaları lazım çünkü bu ülke çok kıymetli. Bu topraklar 1071 yılında Alp Arslan tarafından kazanıldı. Fatih Sultan Mehmed Han Konstantiniyye’yi yok etti. Onların verdikleri toprakları biz ayakta tutmaya çalışıyoruz. Bundan sonra da İnşallah tutacağız. Biz 100 yıllık bir dinlenme moduna geçmiştik ama Recep Tayyip Erdoğan ile ayağa kalktık. Bizi Allah’ın izniyle kimse yıkamaz” diye konuştu.

Sokakta başlayan tartışma evde cinayetle sonlandı

Kasası yön tabelasına takılan kamyon şaha kalktı

Sarıyer’de kontrolden çıkan motosiklet otomobile çarptı: 2 ağır yaralı

Kemalpaşa’da kaçak yapıların yıkımına başlandı

Tunceli’de 34 dönüm arpa yangında kül oldu

ETİKETLER:belediyebizçalışmaenvanterenvanterhaberenvanterhabercilikenvanternetfahrettingündemhaberhizmetkardeskentProjetemmuzToplumvatandaşYaşamyavuz
Paylaş
Facebook Whatsapp Whatsapp E-Posta Yazdır
Yorum Yaz

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Et

Sosyal medya hesaplarımız
XTakip et
InstagramTakip et

Haftalık Bülten

En yeni haberlerimizi anında almak için bültenimize abone olun!
Popüler Haberler

Elazığ’da otomobil takla attı: 5 yaralı

envanter
envanter
29 Nisan 2025
AK Parti Sözcüsü Çelik’ten “27 Nisan e-muhtırası”na ilişkin açıklama: “O gece demokrasi tarihimiz yeniden yazıldı”
Türkiye’de ilk olacak projenin temeli Sivas’ta atıldı
Alaçamspor, İspanya’dan sonra Fransa’da da Türkiye’yi temsil edecek
Duyarlı sürücü ve vatandaş, kaplumbağaları ezilmekten kurtardı
Hızlı Bağlantılar
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Politika
  • Ekonomi
  • Spor
  • Magazin
  • Yaşam
  • Sağlık
  • Kültür Sanat
Popüler Kategoriler
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Politika
  • Ekonomi
  • Spor
  • Magazin
  • Yaşam
  • Sağlık
  • Kültür Sanat

Haftalık bülten

En yeni haberlerimizi anında almak için bültenimize abone olun!

© Envanternet Habercilik 2025. Tüm hakları saklıdır.
Hoşgeldin!

Hesabına giriş yap

Kullanıcı Adı veya E-posta Adresi
Şifre

Şifrenizi mi unuttunuz?