Milli Mefkure Mektebi eğitim öğretim dönemine başladı

Eskişehir Türk Ocağı bünyesinde bulunan ve ön kayıtla 50 üniversite öğrencisinin alındığı Milli Mefkure Mektebi 2025-2026 eğitim ve öğretim dönemine başladı.

Türkiye’nin birçok üniversitesinden gelen 50 bilim insanının seminer verdiği okulun eğitimi 2 sene sürüyor. Ücretsiz olan eğitimin sonunda öğrenciler tez hazırlayarak mezun oluyorlar. Bu seneki eğitim döneminin başlangıç konferansı Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi, Kalem Okulları Vakfı Kurucusu ve önceki dönem Milli Eğitim Bakan Yardımcılarından Doç. Dr. Osman Sezgin tarafından verildi.

Bilim dünyasında özgünlük eksikliği bulunduğunu ifade eden Sezgin, “Kendimizi unuttuk, kendimizi bilmiyoruz; kendimizi bilmediğimiz için orijinal olamıyoruz” sözleriyle Batı’nın kültürel dayatmalarının toplum üzerindeki etkilerine dikkat çekti. Devlet modelinin aileden alındığını belirterek, toplumsal sorunların çözümünde aile yapısının önemine işaret etti.

Konuşmasında Türk aile yapısında meydana gelen değişimlere değinen Sezgin, artan boşanma oranları, sabır ve tahammül eksikliği, evlilik yaşının yükselmesi ve çocuk sayısının azalması gibi problemlerin altını çizdi. İlk nüfus planlaması çalışmalarının Yozgat’ta uygulanmaya başladığını hatırlatan Sezgin, “Bu bozulmanın çözümü asla nesnel olamaz. Tedbirler mutlaka soyut, öznel, metafizik ve dini olmalıdır” diyerek kültürel kaynaklardan uzaklaşıldıkça sorunların büyüdüğünü ifade etti.

Ailenin kutsiyeti ve mahremiyetinin tehdit altında olduğunu belirten Doç. Dr. Osman Sezgin, anne ve babanın en önemli görevlerinin çocuklara güzel ahlak ile sanat ve ilmi öğretmek olduğunu söyledi. Tek çocuk anlayışının hem millet hem de çocuk açısından büyük bir haksızlık olduğunu vurgulayan Sezgin, tarihimizde kardeşlik bağlarının önemine atıf yaparak Gültekin ile Bilge Kağan, Tuğrul ve Çağrı Bey gibi örnekleri hatırlattı.

Son olarak toplumsal cinsiyet anlayışının bir sonraki adımının toplumu cinsiyetsizleştirmek olduğunu söyleyen Sezgin, bunun millet varlığını tehlikeye atacağını belirtti. Çözümün köklerimize dönmekten geçtiğini vurgulayan Sezgin, “Türk aile yapısının değişmesindeki bu sorunu çözmek için kendimize dönmek, kendimizden ilham almak, istikbale güzelce bakmak gerekir. Güzelliklerin hepsi tarihimizden, inancımızdan geliyor.” Sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.